2 Eylül 2012 Pazar

SERZENİŞ

                Bir hüzün ekilince yüreğime suskunlaşıyorum nicedir...Susmak kendimi ifade edemediğimden değil de; daha çok karşıdaki insanın anlamak istemeyeceğini bildiğimden.Bir durgunluk bir sukunet içerisinde kendimin nasıl değiştiğini nasıl başkalaştığımı gözlemliyorum.İnsanların çoğunda eskiye özlem kaçınılmaz birşeydir, mazi hep daha güzel gelir nedense, bana güzel gelense eski ben , kendime olan saygım, özgüvenim...
                   Şimdi 3 yaşındaki kızıma bile ezilip büzülüyorum mahcup bir şekilde .Önüne gelenin ezip geçeceği bir böcek gibi değersiz ve zayıf hissediyorum kendimi.Nasıl bu noktaya geldim, o dik ve mağrur başım nasıl böyle eğildi yerlere kadar hatırlamıyorum.Ben mi sebeptim kendimi değersizleştirmeye ahirzaman önüne gelen tüm değerli kıymetli ne varsa öğütüp tüketiyor mu yoksa bana yaptığı gibi?
                  Çok kırgınım, kızgınım, üzgünüm...
                  Saygı yoksa karşındakinde sana karşı olumlu kayda değer alınacak hiçbir güzel haslet yoktur bence .Saygı tükendiyse, tükenmemiş hiçbirşey kalmamıştır.
                  O vakit çekip gitme vaktidir bu alemden... Yüreklerden silindiysem şayet hayatından da gitme vaktim çoktan gelmiştir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder